Perşembe, Ağustos 22, 2013

Dostum ve Ağabeyimin Anısına

Cessur Demirali Gürsu
Dışarıda fakat fikir Suçlusu







Dostum ve Ağabeyimin Anısına
Saygın Okurlarım,
Bu gün size beni şimdiki pozisyonuma gelmeme ön ayak olan bir ağabeyimde söz edeceğim…

Yıllar önce…

Cumhuriyet Gazetesinin önünden geçiyordum…

Ailevi durumlardan ötürü  canım sıkındı, başım önde taşlara ayağımla vuruyordum ve biraz da hüzünlüydüm, o sırada birine çarptığımı hissettim..

- Çocuk neyin var…
- Yok ağabey özür dilerim..
- Bak benim bugün doğum günüm gel, bak ben burada çalışıyorum…
- Gazeteci misin ağabey
- Evet
- Benim babam da gazeteci…
- Kim senin baban
- Boş ver
- İyi deme ki meslektaşımın oğlusun hadi gel elini yüzünü yıkayalım…
- Ya ağabey gidiyim ben…
- Yok, yok, gel…

Dedi…

Evet,
Onula ilk defa Cumhuriyet Gazetesine girdim….

Her zaman söylerim ben alaylıyım okulu değilim ve bundan şeref duyuyorum..

İşte o günden sonra adını Uğur Mumcu olduğunu öğrendiğim bu ağabeyimle samimi olmuştum ve bir yandan babam bir yandan bu büyük insanın arasında kalarak bu mesleği öğrendim…

Bir sözü vardı “adam olacak çocuk bokundan belli olur” derdi oda benim yüzümün pisliğini görmüş olacak ki, beni babamla birlikte yetiştirdi…

Ama şu anda utanıyorum…

Çünkü o büyük insanın doğum günün ben bu gün unuttum çünkü aklım başka yerdeydi ve sabah kadar uyumadım…

Sabah bir arkadaşımla konuşurken Uğur ağabeyi doğum günü olduğunu bana hatırlattı, geçekten çok utandım…

Beni affet Büyük ustam…

Ağabeyim  Kırşehir’de 22 ağustos 1942 doğmuştu beni tanığım boyuta her zam herkese yardımcı olan, mesleğinden taviz vermeyen bir kişiliğe sahipti, her konuda araştırma yapmadan çok yorulurdu, sabaha kadar uyumazdı ama benim gibi hiçbir şeyi  atlamazdı, haber vermezdi haberi kedi bulurdu ve  yapardı hep haberlerini  önce okur daha sonra arkasına yaslanıp düşünürdü karar verdiği zaman onu kimse durduramazdı…

Fikir ve düşünce  24 Ocak 1993’de  Ankara’da, sustu…

Türkiye’nin bence bir numaralı gazetecisi araştırmacı ve yazar Uğur Mumcu şimdiki benim yaşımda iki yaş ufakken (51) yaşında  24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde hain ve şimdiki oluşumunla bağlantısı olduğunu bildiğimiz şerefsizler tarafından  arabasına konulan bombanın patlaması nedeniyle o zamların şartlarında o ve onun gibi olanların kaderi olan suikast sonucu bu pis dünyadan gitmiştir…

Şimdileri ise işkence yaparak Gazetecileri ve yazarları, düşünür, fikir üreten kişileri terörist olgusundan  daha aşağı görerek karşı fikir üretti bahanesiyle susturmak amacıyla habise atanları gördükçe daha fazla utanıyorum…

Bu kişileri darbeci olarak nitelendirip ölüme mahkûm edenlerin farkı ne? Tek farkı sanal yasa yolu ile suç üretmek…

Saygılar…

Rogg & Nok Genel yayın Yönetmeni

Cessur Demirali Gürsu



.








     

Hiç yorum yok: