Son günlerde yaşanılan olayları objektif olarak değerlendirdiğinizde, zihninizde bu soru doğuyor; herkesin demokrasisi kendisine mi?
Demokrasi iktidarı ele geçirmek için iyi bir araç ve söylem, iktidarda kalmak için ise güçlü bir silah. İktidardaysanız, size karşı gelişen her bireysel ya da toplumsal tepkiyi yasa dışı eylem olarak tanımlamak ve karşıtlarınızı demokrasi düşmanı ilan etmek elinizde; çünkü siz seçilmişlersiniz. İktidara gelmek için aldığınız oy oranının seçmen sayısına oranı sizi ilgilendirmez. Oluşturduğunuz seçim barajlarıyla ne kadar insanın siyasal tercihlerini gasp etmiş olmanızın önemi yok. Seçim sistemi sayesinde sağladığınız meclis çoğunluğu sizin için iyi bir propaganda aracı; milli irade…
İyi de işler ters gitmeye başladığında ne olacak? Hani size oy veren insan sayısından fazla karşı çıkmaya başlayan insanlar varsa? Ne zamana kadar saklanacaksınız demokrasi söylemlerinin ardına. Sadece bir dönem size oy vermiş insanların tercihi demokrasi olarak tanımlanıyorsa, bugün size karşı olanların tercihi ne oluyor? Mısır’da toplam seçmen sayısının % 30’unun oy kullandığı bir seçimde kazanılan sayısal çoğunluk demokrasi ise karşılığında sokaklara dökülen milyonlar ne oluyor? Ellerinde pala, bıçak, kama, patlayıcı silah ile askeri karargâhların önünde bekleşen, zaman zaman da saldıran insanlara müdahale etmek vahşet oluyorsa; Eskişehir’de gencecik bir delikanlının sopalarla dövülerek öldürülmesi ne oluyor? Ankara’da yakın mesafeden polis tarafından başına kurşun sıkılarak öldürülen gence ne demeli? Elinde pala ve satırlarla genç kızlara saldıran ruh hastasını seyreden güvenlik görevlileri hangi suçu işliyor? Avrupa’ya Birleşmiş Milletlere, Dünya’ya demokrasi için çağrıda bulunurken; polisin sıktığı gaz bombalarıyla gözlerini kaybetmiş insanlar aklınıza gelmiyor mu? Mezuniyet törenine elinde “ Gözüm Üzerinizde “ dövizi ile gelen bir gözünü kaybetmiş üniversiteli genç vicdanınızı rahatsız etmiyor mu? Mısır’da demokrasi isterken ülkenizdeki demokrasi dışılığı nasıl gizleyebileceğinizi düşünüyorsunuz? Demokrasi söylemi ile Suriye’de dökülen kanların sorumluluğundan nasıl kurtulacaksınız? Yoksa herkesin demokrasisi kendisine mi diyorsunuz? Yanılıyorsunuz; öyle düşünürseniz sonunuz bugün sahip çıkamaya çalıştıklarınızdan çok daha kötü olur…
Ulus gazetesi/ Metin Kala
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder